Geçmişten Günümüze Türk Medyasında Amerikan Nüfuzu-2
Türk Medyası; 1990’da özel televizyon ve radyolar açılana dek TRT tekelinde faaliyet göstermiştir. 1968 ve 1986 yılları arasında Türkiye’de yayın yapan tek televizyon kanalı TRT’nin yayımladığı TRT 1 kanalı olmuş. Bu kanal devlete ait olması sebebiyle 18 yıl boyunca; dönemin iktidarlarının siyasi politikaları doğrultusunda haberler hazırlayıp kamuoyuna sunmuştur. Bu durum Türk medyasında; “tekelleşme ve tek seslilik” sorununu beraberinde getirmiştir.
Askeri darbeler ve siyasi krizler aracılığıyla, Türkiye üzerinde her açıdan egemenlik kurmayı hedefleyen ABD; dönemin iktidarlarının siyasi politikalarına etki etmiş ve siyasi politikalar da o günkü tek medya organı sayılabilecek TRT’nin yayın politikalarını belirlemiştir. Bu tek seslilik; kitlelerin yönlendirilebilmesi açısından çok etkili olmuştur. TRT dönemin hükümetlerinin ve ABD’nin aleyhinde herhangi bir yayın yapmamıştır. Türkiye’de siyasi krizlerin ve askeri müdahalelerin olduğu bir dönemde; TRT çoğu Amerikan yapımı olan dizi ve filmleri ithal edip yayınlamıştır. Türkiye’nin tek kanallı bir dönemden geçtiği bu yıllarda toplum Amerikan dizi ve filmlerini tüketerek Amerikan kültürü ile bağ kurmaya başlamıştır.
Türkiye’de yaşanan askeri darbelerin hiçbiri ABD’den habersiz ya da onaysız gerçekleşmemiştir. Yaşanan askeri darbelerde ve müdahalelerde Amerika’nın parmak izleri vardır. Medyada askeri darbelerden etkilenmiş ve birçok sorunla karşı karşıya kalmıştır. Askeri darbelerde parmak izleri olan ABD, darbe sonrası yaşanan sorunlarda da etkili olmuştur. Darbe sonrasında medyada “magazin haberleri” diğer haberlerin yerini almıştır. Siyasi ve askeri haberler yapmayan medya; ABD aleyhinde de herhangi bir yayın yapmamıştır. Darbeci hükümetlerin sıkça müdahale ettiği medyada darbe karşıtı, darbeyi inceleyip irdeleyen, yabancı güçlerin darbeyle olan bağlantıları inceleyen herhangi bir yayın yapılmamıştır.
Türk medyası magazinleşmenin yanı sıra “tekelleşme” ve “holdingleşme” gibi sorunlarla da karşı karşıya kalmıştır. 1990’lı yıllarda artık Türk medyası birkaç holding etrafında şekillenmeye başlamıştır. Holdingleşme sonucu Türk medyası kapitalist politikalarla hareket eden kar odaklı ticari bir sektör haline gelmiştir
Türk medyası birkaç holding etrafında şekillenmeye başladığında ABD söz konusu tüm holdinglerle ticari ortaklıklar kurup anlaşmalar imzalamıştır. ABD’li şirketlerden Amerikan yapımı dizi, film, show programı, belgesel ithal edilmiştir.
Yazının devamı için “indir” sekmesine tıklayın.